vivo bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 18,5 pazar payı ile yüzde 17,1 büyüme sağladı
Foreks – Pazar araştırma şirketi IDC’nin raporuna göre, vivo bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 18,5 pazar payı ile Çin akıllı telefon pazarında lider konuma geldi ve yıllık yüzde 17,1 büyüme sağladı. vivo’nun bu başarısının ardında ise dünya genelindeki 7 büyük AR-GE merkezi, 1.000’den fazla AR-GE çalışanı, görüntüleme alanına yaptığı 2 milyar dolardan fazla yatırım ve kazan-kazan prensibiyle kurulmuş iş ortaklıkları bulunuyor.
vivo, geçtiğimiz on yıl boyunca AR-GE çalışmalarını güçlendirirken önde gelen optik şirketler, araştırma kurumları ve görüntüleme uzmanları ile aktif olarak iş birlikleri yapıyor ve bu sayede mobil görüntülemenin sonsuz olanaklarını ortaya çıkaran cihazlar üretiyor.
Görüntüleme alanındaki çalışmaları, vivo’ya önemli bir pazar konumu da kazandırıyor. Pazar araştırma şirketi IDC’nin en güncel akıllı telefon çeyrek dönem raporuna göre, vivo bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 18,5 pazar payı ile Çin akıllı telefon pazarında lider konuma geldi ve yıllık yüzde 17,1 büyüme sağladı.
vivo’nun Başkan Yardımcısı ve Görüntüleme Teknolojileri Başkan Yardımcısı Yu Meng, vivo’nun vizyonunu şu sözlerle ifade ediyor: “Teknolojiyi insanlara hizmet edecek şekilde kullanmak, dünyayı dijitalleştirmek ve dijital deneyimleri insanlarla buluşturmak için çalışıyoruz. Bunun için vivo görüntüleme teknolojilerini sürekli olarak güçlendirirken hem kendi geliştirdiğimiz hem de ortak geliştirdiğimiz görüntüleme stratejileri kapsamında görüntüleme uygulamalarını da genişletiyoruz. Kullanıcılara daha zengin, detaylı ve gerçekçi görüntüler sunarak teknolojiyi insanların mutlu anlar yaşamalarına yardımcı olacak ve güzelliğe ulaşmalarını sağlayacak bir araç haline getiriyoruz.”
Mobil görüntüleme teknolojisinde çok yönlü yeniliklere odaklanıyor
Mobil görüntüleme çağında, insanlar artık yaratıcılıklarını kullanarak içerik üretebiliyor. Telefonlar, duyularımızın bir uzantısı haline geldi; kameralar, insan gözüne yakın gerçeklikte görüntüler yakalayarak bizlere kişisel hikâyelerimizi yakalamak, kaydetmek ve paylaşmak için olanaklar sunuyor.
Bu durumu dikkate alan vivo da son on yıl boyunca mobil görüntüleme teknolojisinde çok yönlü yeniliklere odaklandı. Renk, gece çekimleri, portre, hareket ve video gibi alanlarda önemli gelişmeler sağladı. vivo’nun X serisi, bu yeniliklerin en dikkat çekici ve rekabetçi örneği haline geldi. X30 serisinden itibaren, vivo profesyonel portre modunu ekleyerek portre fotoğrafçılığında daha profesyonel bir seviye sundu.
X60 serisindeki optik lensler, X70 serisinde tüm optik sisteme yapılan kapsamlı güncellemeyle geliştirildi ve X80 Pro’da sektörde ilk kez kullanılan Zeiss portre mikro gimbal’ı tanıttı. Bu yenilikler vivo’nun mobil görüntüleme teknolojisini sürekli olarak geliştirdiğini ve yenilikçi çözümler sunduğunu gözler önüne seriyor.
X90 serisi ise Zeiss çift odaklı portre lensi ile donatıldı ve ayrıca elde tutarken bile yıldızlı gökyüzünü ultra stabil bir şekilde çekebilme özelliği sunarak profesyonel olmayan fotoğraf meraklılarının bile yıldızların güzelliğini net şekilde kaydetmelerine olanak tanıdı.
Son olarak, X100 Ultra da 200 megapiksellik APO süper telefoto teknolojisi sayesinde mobil fotoğrafçılığın kapsamını ve olasılıklarını daha da genişletti. vivo’nun açıkladığı verilere göre, vivo X100 serisinin satışları bir önceki nesil ürüne göre yüzde 49,2 arttı ve bu serinin fotoğrafçılıkla ilgili olarak önerilme oranı net olarak yüzde 70 yükseldi.
Kamerada yeni özellikler yolda
Tüm bunların yanı sıra X100 Ultra’nın insan odaklı kamera modunun X100, X100 Pro ve X90 serilerinde sırasıyla kullanılması da planlanıyor. Ayrıca, BluePrint sensör teknolojisi, bir sonraki amiral gemisi modelinde vivo’nun geliştirdiği VCS3.0 teknolojisiyle birlikte sunulacak. vivo, iş ortaklarıyla birlikte geliştirdiği bir sonraki nesil amiral gemisi ana kamera sensörünü, gelişmiş 22nm üretim süreci ile tanıtacak. Bu sensör, sektördeki ilk True-TCG HDR desteğine sahip olacak ve HDR ön izleme ve HDR video performansını daha da geliştirecek.
Yeni nesil BluePrint algoritma matrisi, uzun odaklı çekimlerde büyük bir iyileştirme sağlayacak ve 1 milyardan fazla parametreyi gelişmiş görsel yapay zekâ modeline dâhil edecek. Bu, vivo’nun telefonlarındaki en büyük görsel üretim modeli olacak. Başka bir deyişle yeni AI portre algoritmaları sayesinde, vivo’nun görüntüleme teknolojisi ters ışıkta ve gece çekimlerinde daha iyi performans gösterecek.
Görüntüleme teknolojilerinde sürekli geliştirme yapan vivo; optik, algoritma ve işlem gücü gibi üç temel teknoloji alanında derinlemesine çalışmalar yürütüyor. vivo’nun kendi geliştirdiği BluePrint görüntüleme çipi, görüntü işleme için güçlü bir hesaplama desteği sunarak çekilen fotoğraf ve videoların daha net, ayrıntılı ve gerçekçi olmasını sağlıyor. Şu anda, vivo dünya genelinde görüntüleme teknolojilerine odaklanan 7 büyük AR-GE merkezi kurmuş durumda. Ayrıca 1.000’den fazla çalışandan oluşan bir AR-GE ekibi de oluşturan şirket görüntüleme alanına 2 milyar dolardan fazla yatırım yaptı.
İş ortaklıklarını kazan-kazan prensibiyle yapıyor
Teknolojik gelişmelerin yanı sıra vivo mobil görüntüleme alanındaki ilerlemeyi iş ortaklarıyla birlikte kazan-kazan prensibiyle de destekliyor. vivo, 2020 yılında yüz yılı aşkın deneyime sahip optik şirketi Zeiss ile global stratejik iş birliği başlattı. İki şirket, telefon lenslerinin lens malzemeleri, optik tasarım, kaplama teknolojisi ve optik simülasyon gibi önemli konular üzerinde kapsamlı bir iş birliği gerçekleştirdi ve mobil görüntüleme alanındaki çeşitli teknik engelleri ve zorlukları birlikte aştı.
Teknolojik zorlukların üstesinden gelmenin yanı sıra iki taraf arasındaki uzun vadeli iş birliği, değerler açısından yüksek uyuma dayanıyor. vivo, stratejik olarak “doğru niyetle ve özenle hareket ederek doğru olanı yapmak” ilkesini izlerken uzun vadeli görüntüleme teknolojileri inovasyonuna önem veriyor. Zeiss ise marka sloganı olarak “görmenin ötesine geçmek” ifadesini kullanıyor. Sonuç olarak vivo ve Zeiss arasındaki iş birliği, teknoloji yatırımları ve stratejik vizyonun birleşimini temsil ediyor ve nihayetinde “geleceği görmek” için “özenli” bir yaklaşımı benimsiyor.